Merhabalar herkese! Bu blog yazımızda, Amerika’daki en kripto dostu bankalardan üçünün yakın zamandaki çöküşünü daha derinlemesine araştırıyoruz: Silvergate, Silikon Vadisi Bankası ve Signature. Bunlara ne oldu? Peki sizce Amerikalı düzenleyiciler mevduatları garanti altına almak için ve bu bankacılık krizini önlemek adına acilen devreye girdiler mi? Eğer girdilerse, bu kurumların çöküşü Amerika’da “kriptonun bankasızlaştırması” durumunu hızlandırır mı? Buradaki bankaların batışı, kısmi rezerv bankacılığının riskleri, kamunun buna verdiği tepki, şirketlerin tepkisinin nasıl olduğunu bu yazıda detaylı bir şekilde değerlendireceğiz.
Silvergate, Silikon Vadisi Bankası ve Signature’ın Çöküşü
Tüm süreç Silikon Vadisi bankasının bir tweetiyle ve bu tweet’de 2.5 milyar dolarlık bir açığın olduğunun itiraf edilmesiyle başladı.
2008’den beri hep şöyle bir söz vardı: Bankalar artık aşırı regüle edildi, çok düzenli kuruluşlar, onlara güvenebiliriz ve artık hiçbir sıkıntı olmayacak dendi. Dedik ama 2008’den beri gelen boğa insanların biraz bunu sanrı olarak görmesine sebep oldu. Çünkü her şey güllük gülistanlıkken piyasalar yemyeşil iken tabii ki bankalar riskini çok iyi yönetiyordu. Ancak önce Kovid ve o dönem basılan çok yoğun paralar ve daha sonra buna sebep olan enflasyon ve neticesinde Fed’in faiz oranlarını arttırmaya başlamasıyla piyasalardaki bolluk bereketlik söndü, paralar piyasadan çekilmeye başladı ve riskini iyi yönetemeyen bankalar yine batmaya başladı.
Çöküşün Ardındaki Sebepler Neler?
Bunu ister kriptoya bağlarsınız, ister devlet tahvillerinin faiz artışına bağlarsınız, isterseniz başka sebeplere bağlarsınız. Ancak sadece kripto’ya indirgemek de biraz ayıp olur sanki. Ayıp olur çünkü hemen bu bankaların hangi alanlarda daha çok müşterileri olduğuna bakmak gerekir. İsmine bakalım, şimdi bunların hepsinin çıkış noktası Silikon Vadisi. Yani riskli girişimler ve risk sermayesi fonları bu bankanın en büyük müşterileri. Kripto da, girişimler de, VC’ler de yüksek riskli işletmeler. Piyasanın en zor zamanlarında da para ilk yüksek riskli yatırımlardan çekilir.
Bu müşterilere sahip bankalar da risklerini iyi yönetemeyip ellerindeki teminat miktarını yeterli düzeyde tutamadıkları için kaçınılmaz bir sona doğru sürüklendiler. Kısaca bankaların uzun vadeli planları ile kısa vadeli yükümlülükleri arasındaki dengesizlik tüm finansal sistemi tehlikeye attı.
Merkezi Kripto Para Şirketleri Yara Alırken Merkeziyetsiz Protokoller Kazançlı Çıktı
Bu süreçte Silikon Vadisi Bankasında $3.3 Milyar para tutan ve USDC stabil parasinin arkasindaki Circe büyük sıkıntı yaşarken merkeziyetsiz protokoller, kullanıcıların güvenini kazanarak daha fazla kullanıcıya ulaştı. Bu da onların değerini arttırdı. Örneğin Bitcoin gibi merkeziyetsiz kripto paralar, bankaların batması sonrasında daha güvenli bir yatırım aracı olarak görüldü ve daha fazla talep gördü. Bu da Bitcoin fiyatının yükselmesine sebep oldu. Dolayısıyla merkeziyetsiz protokoller, merkezi kurumların çöküşünden zarar görmek yerine, kazançlı çıktı.
Sonuç
Özetle, bu bankaların çöküşü hem kripto sektöründe hem de teknoloji sektöründe büyük bir paniğe yol açtı ve finansal piyasaları etkiledi. Ayrıca, devlet yetkililerinin kripto’yu bankasızlaştırması planlarını hızlandırmaları için de ortam hazırlamış oldu. Bu olayla beraber, canlı örneklerle kısmi rezerv bankacılığının risklerini ve kamunun ve şirketlerin tepkisini de somut olarak görmüş olduk.
Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Twitter’da yorumlarınızı bekliyoruz!
